Bölüm 9

Bölüm 9

Kartın üst kısmında esrarengiz bir biçimde bir seviye barı belirmişti. Tıpkı oyunlardaki tecrübe düzeyi barına benziyordu ve şimdi en solda küçük bir mavilik vardı.

Gelişme barının ortasında – işareti vardı.

[Efsane Derecesi %0,1]

” Kesinlikle doğru düşünmüşüm. Efsane derecesi tamamen bir şeyleri gerçekleştirmeye dayanıyor~” Bai Yi hemen memnuniyetle güldü.

Elindeki kartla mutlu bir şekilde oynarken, karşısındaki ilerleme göstergesi “hızla yükselmeye” başladı. Sadece birkaç dakika içinde %1 olmuştu ve hala yükselmeye devam ediyordu.

Bu durum Bai Yi’yi biraz şaşırttı.

Karakter kartını donatmanın etkisini ilk kez denemişti ve henüz ciddi bir karmaşa yaratmaya başlamamıştı bile. Efsane derecesinin büyümesi o kadar beklenmedikti ki…

Görünüşe göre o şanslı müşteri sadece gönüllü bir denek olmakla kalmamış, aynı zamanda nazikçe ona biraz reklam yapmasında da yardımcı olmuştu.

Üstelik sadece bir sabah içinde o kadar hızlı yayılmıştı ki, bunun sadece basit bir kulaktan kulağa olmadığı açıktı.

Bai Yi düşünceli bir şekilde telefonunu açtı.

Hemen bugün yerel bir haber ve magazin sitesinin resmi sayfasında yayınlanan haberi gördü.

[ Günlük Haberler V: #Sarhoş Adam Sahte Cinayet Davası İhbarında Bulundu#]

[Bu sabah saat dokuzda bir adam yanlışlıkla bir cinayet mahalline girdiğini, psikopat bir katille karşılaştığını ve iki kurbanın öldürüldüğünü bildirdi. Canını zor kurtarmıştı. Yuan Yang Şehri Kamu Güvenliği Bürosu tarafından yapılan soruşturmanın ardından böyle bir şeyin olmadığı anlaşıldı. Adamın içki içtikten sonra halüsinasyon görmüş ve bunları gerçek sanmış olması mümkündür].

[Bir muhabirin yaptığı araştırmaya göre, söz konusu şahıs sabahın erken saatlerine kadar bir barda içki içmiş, sarhoş bir haldeymiş ve biriyle kavga etmiştir. Başından yaralandı ve gece eve gitmek için yağmura katlandı. Bu sabah saat sekizde, yüksek ateşle sokakta baygın halde bulundu ve hastaneye kaldırıldı. Uyandıktan sonra Han hemen polisi arayarak bir cinayet vakasıyla karşılaştığını iddia etti ve cinayet mahallinin tarifini verdi. Polis, tarife uyan bir yer olmadığını doğruladı. Han pes etmedi ve hâlâ aktif olarak kanıt aramaya devam ediyor].

[Burada, yetkili tüm vatandaşlara nazikçe hatırlatmada bulunuluyor: Aşırıya kaçmadan için. Sarhoşluk bedene ve zihne zarar verir. İçtikten sonra gece yalnız yürümemeye çalışın ve güvenliğinize dikkat edin!]

Haberin ardından Han’ın o gece yaşadıklarını anlattığı detaylı bir video linki de haberde yer aldı.

Bu arada haberin yayınlanmasının üzerinden birkaç saat geçmişti ve yorumlar kısmı tamamen aptal vatandaşlarla dolmuştu.

[23333 Bu günlerde her türlü aptalca şey ortaya çıkıyor. Adam öldürmek için bir eve girip aynı anda iki kişiyi öldürüyor ve en sonunda hiç mücadele etmeyecek bir sarhoşu bağışlıyor, sizce buna inanır mıyım?] (TL: 23333=LOL)

[Bu adam çok fazla film izlemiş olmalı, sarhoş olduktan sonra bir filmde yer aldığını düşünüyor. Yani şöyle söyleyeyim, kötü adam kurgusu çok sağlam, ana karakter kurgusu çok dandik ve sonuçta sadece kötü adam tarafından bağışlanarak hayatta kalabiliyor, hmmm olay örgüsü son derece saçma, fiyaskoyla sonuçlanacağı kesin!]

[Bu arada, bu gerçekten bir tür yeni film reklamı olabilir mi? Bu film şirketlerinin itibarını düşünürsek imkansız değil! Yağmurlu bir gecede bir otel, psikopat bir katil ve sarışın bir güzel, yaparım! Gerçekten yapabilirim! Hehehehe~]

[Sadece şunu söylemek istiyorum, bu tür insanların hayatlarını sürdürerek toplumun kaynaklarını israf etmelerinde bir sorun yok, ama polise sorun çıkarmasalar olmaz mı? Polisin her gün ne kadar önemli işlerle uğraştığını biliyor musunuz, rapor vermeden önce beyninizdeki alkolü atabilir misiniz!]

Herkesin tepkisi aynıydı. Han Shan’ın videoda söylediklerine inanmamışlardı. Eğer gerçekten böyle bir otel varsa, bir gecede ortadan kaybolabilir miydi?

Demek ki bu bir ayyaşın hezeyanından başka bir şey değildi.

Yorum bölümündeki aptal yorumcular konuşurken, “Yağmurlu Gecedeki Hayalet” kartındaki efsane derecesi ilerleme çizgisi yavaş yavaş yükseliyordu.

Bai Yi videoyu başından sonuna kadar izledi.

Han Shan’ın başlangıçtaki tepkisi beklenmedik bir şey değildi ama polisin tavrı daha da az şaşırtıcıydı.

Ancak videonun sonunu izlediğinde, Han Shan’ın olumsuz raporunun ardından, hastane kabul etmese de o geceki kıyafetlerini kan testi için hastaneye götürdüğünü gördü…

“Bunu cidden akıl edebildi, sandığımdan biraz daha zekiymiş.”

Bai Yi çenesini sıvazladı, gözleri beklentiyle doluydu.

– Cesetler ve kanla birlikte tüm sahne, kâbus kristalinin hayali kurgularıydı. Karakter kartı ve sahne bir araya getirildikten sonra, diğer tarafa bulaşan kan hâlâ varlığını sürdürecek miydi?

Sahne ile birlikte yok mu olacaktı, yoksa gerçek mi kalacaktı?

Kendisi bile çok meraklıydı.

Sonunda hiçbir sonuç alınamazsa ve ortada hiç kimsenin kanı yoksa, o adam hayatından şüphe duyacak ve bazı zihinsel sorunlar yaşayabilecek kadar çok mu sarsılırdı?

Herkes bir olayın gerçekliğini inkâr ederken ve bunun yalan olduğunu kanıtlayacak sayısız delil varken… doğru ve yanlışı ayırmak için ne kullanılabilir?

Tıpkı tüm dünya sizin deli olduğunuzu düşünürken, aklı başında olduğunuzu nasıl kanıtlayacağınız gibi… Belki siz bile normal olup olmadığınızdan şüphe etmeye başlarsınız.

Bai Yi’nin bakışları karttaki ilerleme barına takıldı.

— “Yağmurlu Gecedeki Hayalet” hakkındaki haberler çoktan yayılmış olmasına rağmen, bilgiler henüz eksiksiz olmadığından ve bu karttaki durum henüz herkesin zihninde tam olarak netleşmediğinden ve insanlar bu konunun gerçekliğine inanmadığından, efsane derecesindeki artış neredeyse yok denecek kadar azdı.

“Daha önce efsane derecesini artırmanın hayali sahneyi yavaş yavaş gerçek hale getirebileceğini belirtmiştin… Yani, efsane derecesi yeterliyse, birkaç damla kanı gerçek hale getirmek sorun olmayacaktır, değil mi?”

Bai Yi kâbus oyun sistemini çağırdı.

[Mevcut efsane derecesi hayali sahnenin bir kısmını gerçeğe dönüştürmek için yeterlidir ve dönüştürme derecesi efsane derecesinin yüzdesine eşittir. Şu anda %3,7’si dönüştürülebilir. Ancak hangi kısmın önce dönüştürüleceği, efsanenin neden olduğu izlenimin derinliği tarafından belirlenir ve sistem ya da oyuncu tarafından kontrol edilmez].

Yani bu konudaki en kritik kanıt, o birkaç damla kanın varlığı, tamamen bir Schrödinger kanı halinde miydi?

( Çevirmen: ‘Schrödinger’in Kedisi’ndeki -belirsiz durumu anlatıyor. Eğer hiç kimse bu bilinmez durumu gözlemlememişse, bu durum her daim belirsizlik içinde kalacaktır. Birisi gözlemlediği sürece, bu belirsiz durum ortadan kalkacak, sabit bir duruma dönüşecektir).

Seçtiği şanslı müşteri, sonunda ya hiçbir şey bulamayıp halüsinasyon görme çukuruna düşecek ve hayattan şüphe duyacaktı ya da garip bir kanın varlığını keşfedecek ama durum daha da tuhaflaşıp garipleşecek ve böylece hayattan daha da şüphe duyacaktı… Perde arkasındaki kuklacı olan kendisi bile bunu tahmin etmekte zorlanıyordu.

Bununla birlikte, ne yöne gideceği bilinmeyen hikayeler daha ilginçti.

Düşününce Bai Yi’nin yüzünde muzip bir ifade belirmeden edemedi: “Şimdi işler eğlenceli hale geldi.”

****

Aynı anda, birisi kederli bir yüz ifadesiyle hastaneden çıktı.

Hastanenin girişinde duran Han Shan, kana bulanmış kıyafetleri kollarında tutuyordu, ifadesi çok kötüydü.

Ne kadar yalvarıp yakarsa ve baskı yapsa da, hastane kan testi talebini kabul etmemişti.

Talebi insanlar için gerçekten çok güçtü.

Daha önce yaralanmış ve kan kaybetmişti dolayısıyla giysileri çoktan kan içinde kalmıştı. Daha sonra şiddetli yağmurla yıkandığından kan izlerinin kapladığı kısım daha da artmıştı.

Şimdi, bu kadar geniş bir bölgede başka birinin kanı olabileceği konusunda ısrar ediyor ve hastaneden teker teker test yapmasını istiyordu ki bu hiç de sıradan bir olay değildi.

Ortada gerçekten bir cinayet vakası olsaydı ve polis devreye girseydi, hastane böyle zahmetli bir talebi kabul edebilirdi.

Ancak şimdi, Han Shan’ın kendi söyledikleri dışında, ki bunların doğru mu yanlış mı olduğu bilinmiyordu, başka hiçbir kanıt yoktu. Kan testi için hastaneye şahsen gitmişti ve hastane doğal olarak bununla uğraşmak istemedi.

Ona sanki akıl hastasıymış gibi bakıyorlardı.

“Lanet olsun!”

Elinde olmadan yanındaki sütuna yumruk attı, kalbi hem kaygılı hem de kederliydi ve tarif edilemez bir korkuyla doluydu.

Bu kadar ısrarcı olmasının nedeni sağlam bir adalet duygusuna sahip olması değildi, sadece… Kendisini dehşete düşüren o psikopat aklına gelir gelmez, hem korkuya hem de öfkeye kapılmaktan kendini alamıyordu.

O adam yakalanmadığı sürece, kalbindeki gölge asla dağılmayacaktı…

Dahası, şimdi bu haber bir şekilde yayıldığına göre, belki de o psikopat katil ondan intikam almaya gelecekti… Han Shan tir tir titredi!

“Sanırım bu kanı test edecek birini bulabilirim.”

Tam o sırada aniden biri konuştu ve kafasında bu düşünce yüzünden oluşan korkuyu dağıttı.

Han Shan irkildi ve farkında olmadan arkasını dönerek iyice şaşırdı. “”Neden buradasın?””

Birdenbire ortaya çıkan genç adam polis üniforması giymişti, saçları küt kesilmişti, kaşları düzgün ve kalkıktı ve bu saç modelinin altında hâlâ yakışıklılığının yüzde seksenine sahipti. Bu o genç polisti.

Li Fufeng gülümsedi, cevap vermedi, sadece elini uzatarak kanlı giysileri teslim etmesini işaret etti. “İstiyorsan bana verebilirsin. Kanı test edecek birini bulacağım.”

Han Shan kararsızca ona baktı, “Söylediklerime inanıyorsun…”

“Yalan söylemediğini ve şu anda gerçekten korktuğunu görebiliyorum.” Li Fufeng, ” Bu doğru mu yoksa sadece yanlış bir alarm mı…” diye düşündü.

“Her halükarda, eğer gerçekten bir katil varsa, onu tutuklayacağız. Eğer yoksa, o zaman içiniz rahat olsun.”

Bunu şakacı ve rahat bir tonda söyledi.

“Yasalara saygılı bir vatandaş olarak, yetki alanımız içinde bu kadar korkuya kapılmanız benim görevimi ihmal etmem anlamına gelir.”